Tip:
Highlight text to annotate it
X
Çok üzüldüm.
Ne oldu?
Gitti işte...
Ve dönüp dönmeyeceğini bile bilmiyorum.
Mesajını uyandığımda gördüm.
- Kardeşim, çok üzüldüm. - Teşekkürler.
Biliyorum, çok zor olmalı...
...ama senin sadece iyi olmanı sağlamayacak bir şey duymaya hazır mısın...
...ve seni bu durumdan çekip çıkaracak bir şey...
Evet?
Hayatımızda, ilk defa, aynı anda bekarız.
Hep bunu düşledim çocuklar ve bu efsanevi bir şey olacak.
Beraber, bu şehrin altını üstüne getireceğiz.
Ne zaman, bir kız eski sevgilisine dönmeye kalksa,...
...biz orada olacağız.
Ne zaman, bir kız, babasıyla ilgili sorunlarını, her önüne gelenle yatarak...
...ve sırılsıklam sarhoş olana kadar içerek halletmek istemeye kalkarsa, biz orada olacağız.
Ne zaman, bekar bir kız partisinden limuzinle dönen kızlar olsa...
...ve kafaları tavan penceresinden dışarda...
"Nasılsın New York?" diye bağıranları görsek...
...işte biz onlara "New York'un nasıl olduğunu" göstercez.
Beyler, artık eğle...
Hadi ya, sizler bi' boklar yediniz değil mi?
Annenizle Nasıl Tanıştım? "Nerede Kalmıştık?" Çeviri: Sheckhin
...birinin bittiğiydi. İlk 30 gün son derece normaldi.
Bunlardan biri, Zamanının çoğunu yatakta geçirirsin.
Arkadaşların seni dinlemeye dayanamaz.
Gerçekten güzel bir şarkıydı.
Aptal kafam...
Ve hiçbir zaman pantolon giyerken görülmezsiniz.
- Selam, Marshall. - Selam, Ted.
Aç mısın?
Ne var ki? Biraz yemek yiyebilirim ama...
Onlar da beni terkedecek.
en azından bu olayda, "nasıl ayrılınır?" onu öğrendin.
Hadi ama, bugün Pazar. Gözleme günü.
Lily bana hep gözleme yapardı.
Tanrım, onun gözlemelerini çok seviyorum.
Yumuşacık. Ipılık.
Mükemmel derecede düz...
Onun gözlemelerinden bahsettiğimize emin misin?
Hadi ama, bir şeyler yemek zorundasın. Sana ne getireyim?
- Bira. - Hayır, akşam yemeğinde onu içtin zaten.
Peki.
O zaman geri kalanından biraz otlanırım ben de...
Ne yani, bütün zamanını evde sevişmeden mi geçiriyor?
Hayır, görüyorsun işte, nişanlın olduğunda yapmaman gereken şey bu.
Şimdi burada kutlama yapıyor olmalıydı. Artık bekâr.
O kırmızı kafalı beladan kurtuldu.
Sen çocuk kitapları yazmalısın.
Marshall'ın neye ihtiyacı olduğunu biliyorsun.
Üzülmeyi bırakması lazım.
Ben üzüldüğümde, bunu bırakıp yerine mutlu biri oluyorum.
Gerçekten.
Daha bir ay oldu.
Kendi kafasını kendi toplaması lazım.
Bu arada, bütün bu olanların sebebi Lily.
Hey, biraz ağırdan al.
O da bizim arkadaşımız. Sadece kendini tanımaya çalışıyor.
Kendini tanımaya mı çalışıyor?
Tabi, beni aramlıydı; Bütün liste bende vardı.
O bencillik yaptı. Çocukça davrandı. O...
Ne?
Tanrım, gözlerin gerçekten masmavi.
Teddicik.
Tabii, çok kötü hissetmek gerçekten zordu.
Hayallerimdeki kadınla beraberdim, ve herşey süper gidiyordu.
Büyük bir kısmı...
Onun şampuanını buldum.
Sanırım, burada bırakmış.
Onun gibi kokuyor.
Tıpkı lavander gibi ve deniz kabuğu ve umut...
Her nasılsa, aynı anda hem erotik hem ferah da.
O benim şampuanım.
Özür dilerim.
Hiç uyumayacak sanmıştım.
- Hemen mi?
Onu arıyor.
- Hiçbir şey du-- - Onu arıyor.
Hayır.
Peki, haklısın. Onu aramayacağım.
Onu aramayacağım.
Onu aradım.
Ve şunu dinle; telefon numarasını değiştirmiş.
Sanki onu takip edecektim ya?
Sanki çok özel biri ya?
Sanki dışardaki tek Lily Aldrin o ya?
Çünkü San Francisco'da dört tane daha yalnız yaşayan Lily var ya ...
...ve hepsiyle yaptığın kısa görüşmelerde...
...hepsi de ondan baya bi' iyi ya?
- Benim burada olduğumu biliyor mu? - Evet, selam Robin.
- Her neyse, Lily Aldrin'lerden biri dedi ki... - Artık bu bitmeli.
Ted, biz daha yeni çıkmaya başladık.
Çok hızlı ilerlememek konusunda anlaştık,...
...ve her nasılsa, hemencecik bir bebeğimiz oldu.
Kendini besleyemez ki!
- Çok ağlar ve hepimizi bütün gece ayağa diker. - Hiç emzirmeyi denedin mi?
Mıhla onu.
Bak, onlar dokuz senedir beraberler.
Ayrılalı sadece bir buçuk ay oldu.
Sadece kafasını toplamaya ihtiyacı var.
Dün gece ayaklarımızın dibinde yattı, Ted.
- Korku filmi izledi de ondan. - Çetin bir aşkın tam zamanı.
Onu, o daireden çıkarmalıyız.
Biraz temiz hava alsın. Güneş ışığına çıksın.
Güneş ışığı?
Beyler, sahneye lütfedin. Karşınızda "Güneş ışığı".
Pekâlâ, bunun yararının dokunacağını zannetmiyorum.
Halen daha neden Lily'den kurtulamadığını biliyor musun?
Çünkü hafızanda hala onun çıplaklığı var.
Bir kadının göğüslerini hafızana almadıkça, o kadını elde edemezsin.
Bu bilimsel bir gerçek.
Ortalama bir erkek beyni, sadece sınırlı sayıda göğüs görüntüsünü ya da sütyeni depolayabilir.
Ve senin diskin tamamen Lily'ninkiler ile dolu.
Hem de çok fazla var.
Başka kadınların göğüslerini üstüne yazmadığın sürece de...
...onlar gitmezler.
Şimdi, bu gezinti olduğunca fazla göğüs içermeli...
...ki bu gece başlıyoruz, dostum.
Bir taşla iki kuş!
Şuna dört bile diyebiliriz.
Evet.
Bu eğlenceli değil mi? Dışarıdayız, güzel bir gün.
Indian'lar kazanıyor.
İtiraf etmeliyim ki, dışarıda olmak gerçekten çok güzel.
Yankee taraftarları, yedinci senenin sürprizi olarak...
...lütfen dikkatinizi ekrana veriniz. - Hayır, olamaz.
Hepsi yalandan ibaret!
Senin kalbini kırmaktan başka bir şey yapmıyor!
Beni burdan götürebilirsiniz ama bu kız ruhsuzun teki!
Herşeyi denedik-- Beysbol, striptizci.
Adam hala şu gözlemeleri yemedi.
Sanırım, bu biraz moral düzeltmenin ötesinde.
Görüyor musun? İşte siz erkeklerin sorunu bu.
Gönül yarasıyla nasıl başa çıkılacağını bilmiyorsunuz.
Peki sizin reçeteniz nedir, Güzin Abla? (Yeri gelmişken, kendisini anıyoruz.)
Bütün zamanını, elinde Magnum dondurmayla, "Aşk Her Yerde"yi izleyerek mi geçirmek?
Evet, işte dediğim şey bu.
Aman tanrım.
Bunu ne kadardır yapıyorsun?
Babam çocukken öğretmişti.
Ne zaman kendimi yalnız ya da depresyonda hissetsem, buraya gelirim.
...ve bana "silahların eğlenceli şeyler olduğunu" hatırlatır. (Tabi poligonlarda!)
Biliyor musun? Ted silahlara karşı çıkan tiplerden.
Ve işte bu yüzden Ted hiçbir zaman bunun zevkini alamayacak.
Elimde silahla bunu söyleyince biraz korkutucu oldum değil mi?
Hayır, sadece demek istediğim, lütfen Ted'e söyleme.
Denemek ister misin?
Hem de nasıl.
İşte bu ihtiyacım olan şey.
Bütün bi' zaman boyunca kendimi güçsüz hissettim, ama bu sefer...
...işte bu güç. İşte bu...
Geri tepme olayından bahsetmeliydim.
Seni alkışlamalıyım. Eve gittiğinde, Marshall gülüyordu.
...Onunla yattın mı?
Çünkü, gerçekten bunu önermek için en fazla üç gün daha bekelyecektim.
Bazen, bütün ihtiyacın olan şey, kadınsı tarafınla iletişim kurmaktır.
- İşte bu. İşte bu! - Tebrikler.
Bütün yaz boyunca onu neşelendiren tek insan sen oldun.
- Kazandın. - Ne kazanması?
Ne kazandığını söyleyeceğim: Seni bu haftasonu uzaklara götürüyorum.
Öyle mi? Bu çok hoş.
Evet, amcamın ve teyzemin Montauk dışında yazlıkları var.
Bu gerçekten romantik olacak.
Amcanım orda üç olayı var gibidir!?
İlginç bir ev olsa gerek, Amcanın resimlerini gördüm.
Bu çok güzel olacak.
Sonunda başbaşa kalabileceğiz.
Marshall'ın bunu sorun etmeyeceğine emin misin?
Tabi, kesinlikle. Adamım, ben çok daha iyiyim.
Aslına bakarsan, benim arabamı al.
- Cidden mi? - Evet.
Teşekkür ederim.. Ve,...
...gece veya gündüz, neye ihtiyacın olursa, bi' alo de yeter.
Aslında biliyor musun, beni arama!
Ne? Ne oldu?
Bu, Lily'nin kredi kartı ekstresi.
Adresini değiştirmeyi unutmuş olmalı.
Ee?
Ee'si, San Francisco'da ne harcamalar yapmış merak ediyorum.
Hayır. Hayır. Buna bakmak hiçte iyi olmaz.
- Büyük ilerlemeler katettin. - Biliyorum ama, belki...
Hayır!
Bunun için bana teşekkür edeceksin.
Sen iyi bir dostsun, Ted.
5 Ağustos, ilk harcama, biletler.
Neye? George Clinton ve P-Funk konserine.
10 Ağustos, harcama: Tenis Kompeksi.
18 Ağustos, harcama: Mario'nun Lokantası.
Ve şuna bak, Hayvan Lokantası (Pet Palace: Evcil hayvanlar için yiyecek satılan yer.)
Bunun anlamını biliyorsunuz değil mi?
Mario'nun Lokantası.
Ne kadar da güzel bir yer.
Sadece benim küçük Lily'ciğim için.
Korku efsanesi George Clinton, Konserinde beni sahneye davet edip...
...Courtney *** stilinde?! dans ettiğin için çok mesudum.
Ben de, benimle tenis oynamayı kabul ettiğin için çok mutluyum.
Bİliyor musun, Marshall benimle dokuz yıldır tenis oynamak için uğraşıyor...
... ama oynamadım. Çünkü hiçbir zaman onu gerçekten sevmedim.
Sana bir hediyem var.
Yaban gelinciği.
Sana yan taraftaki Hayvan Lokantası'ndan biraz yiyecek alacağım.
Hep bunlardan bir tane istemişimdir...
...ama Marshall'ın yaban gelinciklerine karşı gizli bir fobisi vardı.
Bahse girerim, bu sana kimseye söylememen için söz verdirttiği bir şeydi.
Öyle "idi".
Seni seviyorum, Korku Efsanesi George Clinton.
Ben de seni seviyorum, Lily.
Maalesef Marshall, o bundan sonra benim.
Şimdi ona saçlarımla oynaması için izin vereceğim.
Bu, bugüne kadar duyduğum en manyakça şey.
Evet, neden yaban gelinciğinden korkarsın ki? Onlar çok şirinler.
Çünkü, Robin, onlar çok tüylü, boru şekilli sıçanlar.
Ayrıca, o harcamalar bir ay öncesininkiler.
Kesinlikle.
Yeni harcamalar için, İnternetteki banka hesabına bakman gerekir.
Oradan, iki saat öncesine kadarki harcamalara bakabilirsin.
Ama, biliyorsun işte, yapma sakın.
Niye konuşursun ki? Niye konuşursun ki?
Şifreye ihtiyacı var. Hiçte onun şifresini biliyor gibi durmuyordu.
Bu süper işte. Onun şifresini biliyor.
Bu sabahtan bir harcama var: Kellett otel, 5. kat?
Buna inanmıyorum. Lily, New York'a geri dönmüş.
Buna inanamıyorum.
Lily New York'ta mı?
Ben, döndüğü zaman beni arar diye düşünmüştüm.
Bu, gerçekten beni bütün yaz boyunca "onunla birlikte yaşamamı sağlayan" tek şeydi.
Bu, "onunla birlikte mi yaşıyordu"
Tamam, buraya kadar. Onu arıyorum.
- Hayır. - Ted, telefonu ver.
Onu aramıyorsun. Bu harcamalar bir şey ifade etmiyor.
Sen, buraya gel.
Bak, biz bu haftasonu yokken, ona oteli aramayacağına dair...
...göz kulak olabilir misin?
Ona dadılık mı yapmamı istiyorsun?
20 dolar.
Saatliğine...
Ve pizza için para.
Tabii tabii, şu işi bedava yapmak mu istersin yoksa, beraber takıldığımız zamanlarda, sürekli bunu izlemek zorunda mı kalmak istersin?
Buraya gel!
- Benim küçük mavi gözlü bebeğim, bebek dudaklım. - Şekerim, şekerim.
Pekâlâ, yapacağım. Çift olmayı keser misiniz?
- Marshall. - Marshall, Marshall!
Ted, biliyorum bunu yapmamalıyım ama, yapmak zorundayım.
- Onu arıyorsun... - Biz dokuz senedir...
- ...beraberdik! - ...ve bunca zaman üzerinde çalıştığımız şeyin...
...üstüne sifonu...
Merhaba, Lily Aldrin'in odası, lütfen.
Teşekkürler.
- Şimdi kapat. - Ted, kapatamam.
- Kapat. - Füzeler artık ateşlendi.
- ve bunu onaylamadığını biliyorum. - Kapat.
Merhaba.
Adamın teki açtı.
Odasında adamın teki var.
- Oraya gidiyorum. - Adamım, bunu yapamazsın.
Oraya gitmeliyim, ve ona, onu sevdiğimi söylemeliyim;
Ona, bana dönmesi için yalvarmalıyım,
dizlerimin üstüne çökmem gerekse bile...
- Marshall, bunu yapamazsın. - Gerçekten mi? Nedenmiş o?
56 gün.
Doğruyu söylememek için kendimi tuttuğum süre zarfı.
Çünkü sen işe yaramazın tekisin.
Özür dilerim, ama şu anda, sen Marshall değilsin.
Sen, Marshall'ın perişan, sızlanan ve şampuan koklayan hayaletisin.
...ve açıkçası, senin gibi adamlar, Lily gibi bi' kız için girişimde bulunmazlar.
Oralarda kimin girişimde bulunacağını söyleyeyim mi?
Marshall.
Gerçek Marshall.
Eğer bu şekilde oraya gidersen...
...o adama patlarsın ve o da seni asla affetmez.
Tabii ki, ben ne dersem sen tam tersini yapacaksın, o yüzden...
...iyi haftasonu geçirmen dileğiyle. Hayatını mahvederken sana bol şans!
Gel, Robin.
Hala arabanı ödünç almamız sorun olur mu?
Yürekli! Arabayla gidebilmek için yürekli.
Ne?
Bir şey söylemedim.
Ona çok sert davrandığımı düşünüyorsun.
Bir şey söylemedim.
Ona sert davrandığım için beni suçladığına inanamıyorum.
"Çetin Aşk" tan bahseden sendin.
Evet, "Çetin Aşk" dedim, Adamı dar ağacına götür demedim.
Ama eline 9 mm silah vermek sorun değil öyle mi?
Evet, bana anlattı.
Demek, silah manyağısın he?
Hayır, ben silah heveslisiyim.
- Yılda kaç insanın... - 2. Düzeltme...
- kazara öldü... - haklarımı koru...
Tamam, tamam, tamam.
Ona karşı sert davrandım.
Birazcık.
Barney'i arayacağım ve nasıl olduğunu öğreneceğim.
Barney ile görüşüyorsunuz.
Neredesiniz çocuklar?
Döner Sermaye ile dönen bir yerdeyiz, genç bayanlara üniversitede okumaları için yardım ediyoruz.
Striptiz Klübü, güzel.
Marshall iyi mi?
Evet, burada ve iyi. Bekle biraz.
Marshall? Ted'e...
Geldin mi?
Ne? Ne oldu?
Gitmiş.
Onu kayıp mı ettin?
Buna inanamıyorum. Doğruca otele gidecek.
Kahretsin, haklısın. Tamam, tamam, işte plan, işte plan.
Sen, otele git ve onu bul.
Ben de burada kalıp kucak dansıma devam edeyim. Üç deyince.. Bir.. İki...
Barney!
Amcanın yerinde küvet var mıydı?
Hem de en iyilerinden.
Merhaba, Lily Aldrinin odası kaçıncı katta acaba?
Marshall.
Selam.
Ne oldu?
Lily'nin odasına çıktım...
ve kafamda küçük bir konuşma tasarladım...
...bütün yaz boyunca aşk,sadakat ve saygı hakkında söylemek için beklediğim şeyler...
Kapıyı çaldım.
Ne yani? Lily'nin erkek arkadaşını yere mi serdin?
Evet.
Ama o Lily'nin erkek arkadaşı değildi.
Ne? Kimdi peki?
Adı Joey Adalian idi.
Nam-ı diğer "Kimlik hırsızı".
Görünüşe göre, yazın başında...
Bu çok utanç verici.
Buralarda bozukluklarımın olduğuna yemin edebilirim.
Biliyorum, biliyorum. Özür dilerim.
İşte buldum.
Hayır, bu bir düğme.
Düğme "idi".
- Kredi kartı kabul ediyor musunuz? - Evet.
Yani, Lily şehre dönmedi ve erkek arkadaşı da yok öyle mi?
Bu iyi haber değil mi?
Evet.
Bilemiyorum.
O kredi kartı harcamaları, bana ondan kalan tek bağlantıydı.
Ne yaptığını ya da nerede olduğunu bilmiyorum.
O bütün hayatımdı, adamım ve şimdi gitti.
Biliyor musun, üniversitenin ilk günü, ortaya çıkıverdim.
Çıldırmış gibiydim. Odama çıktım ve oda arkadaşım sırtüstü,...
...ayaklarını duvara dayamış, yatıyordu.
Kulaklıkları kulağındaydı ve yüzünde kocaman bir gülümseme vardı, sanki az önce bi' haltlar yememiş gibi.
Mutlu.
Kendine güveni olan.
Hiçbir şeyden korkmayan.
O adam, sendin.
Lily ile tanışmadan önceki sen.
Ted?
Evet?
O gece acayip uçmuştum.
Öyleydim. Çok uçmuştum ve senin, ve senin dekan olduğunu sanıyordum.
Demek istediğim şey, senin Lily'siz bir versiyonun da var, ve o, bu değil.
O adamın, onukini çaldığı gibi, onun da senin kimliğini çalmasına izin veremezsin.
Peki.
Peki, "Gereği düşünüldü".
Yarınla birlikte, ben de sorunsuz biri olarak başlayacağım.
- Şerefe. - Şerefe.
Ama başlayamadı, çünkü hayat böyle değildi.
Sonraki gün, onun çoraplarını ya da ona benzer bir şeyini buldu...
...ve biz de başladığımız yere geri döndük.
Ve sonra, bir sabah...
Ted, bence bunu görmelisin.
Hayır. Yine ne var?
Marshall, ne yapıyorsun?
Bugün Pazar.
Gözleme günü.
Bu, 67 gün ve birkaç gerçekten rezil gözlemeye mâlolmuştu...
Müthiş.
Müthiş.
...ama Marshall ölümlerden dönmüştü.
Çünkü beysbol, striptizciler, ve silahlar yardım edebilirlerken,...
...gönül yarasını iyileştiren tek şey gerçekte "zaman" idi.
# Gülüp geçmek istedim buna #
# Örtüp üzerini yalanlarla #
# Gülüp geçmek istedim buna #
# Saklanarak gözlerimden akan yaşlara #
# Çünkü erkekler ağlamaz. #